Irak’ta yaþanan savaþýn tam ortasýnda kalan Türkmenler çok zor durumdadýr. Buna mukabil, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Irak’ta Türkmenlerin çýkarýna izlediði hiçbir politika bulunmamakta ve Türkmenler kendi kaderlerine terk edilmiþ durumdadýr. Irak´ta, Irak Þam Ýslam Devleti’nin (IÞÝD) terör saldýrýlarýndan en büyük yarayý Türkmenler aldý. Binlerce Türkmen katledildi. Türkmenlerin topraðý gasp edildi ve Türkmen coðrafyasý Irak haritasýndan silindi. Ancak hem AKP hükümeti hem de dünya Türkmenlerin durumuna seyirci kaldý. IÞÝD saldýrýlarý nedeniyle göç etmek zorunda kalan Türkmenlerin sayýsý 600 bini aþtý. Irak´ta saldýrýlar sürerken ne Türkiye´den ne de dünyadan Türkmenlere yönelik bir adým atýldý. AKP hükümetinin ýsrarla Türkmenlere silah yardýmý olduðunu söylediði MÝT TIR’larýnda bulunan silah ve cephane sevkiyatýnýn Türkmenlere deðil AKP hükümetinin gizli iliþki kurduðu radikal gruplara gidiyordu, Ensar El Ýslam Örgütü de bu örgütlerden biriydi. Ensar El Ýslam Örgütü El Kaide´nin Suriye´deki kolu Nusra Cephesi ile ortak hareket eden bir örgüttür. Nusra Cephesi ise Suriye´de Beþþar Esad rejimini devirmek için savaþan silahlý örgütlerden biridir. Sizce Türkmenlere siyasi destek, koruma ve kendilerini korumak için silah yardýmý yapýlsaydý, Türkmenler bu hallere düþer miydi? Türkmenlere, radikal islamcý gruplar ve Kürt gruplarý gibi her türlü silah ve destek saðlansaydý, yüz binlerce Türkmen 50 dereceyi bulan cehennem sýcaðýnda derme çatma çadýrlarda, depolarda, mezarlarda, inþaatlarda, yol kenarlarýnda, çöl ortasýnda açlýk, susuzluk, zehirli akrepler ve salgýn hastalýklarla boðuþarak barýnaksýz ve korumasýz yaþamaya çalýþýp sahipsiz ve kimsesiz kalmazdý, ayrýca IÞÝD teröründen de kendilerini çok iyi korurlardý!
Irak´tan Türkiye´ye gelen Yezidilere, Suriye’den gelen herkese sýnýr kapýlarý açýldý, Türkiye´de resmi rakamlara göre Türkiye’de yaklaþýk 2 milyon 200 bin Suriyeli mülteci yaþýyor, ancak IÞÝD teröründen dolayý göçmek zorunda kalan ve canýný kurtaran 450 Irak’lý Türkmen aile "pasaportlarý olmadýðý" gerekçesiyle Türkiye Habur Sýnýr Kapýsý´ndan geri çevrildi.
IRAK’LI TÜRKMENLER PETROL KURBANIDIR
Ali Kerküklü diyor ki: “Dünya, Türkmenlerin çýðlýðýna ve feryadýna kulaklarýný kapatmýþ durumda. Türkiye, neden bize sahip çýkmýyor? Kimseden ses yok, bunun anlamý þudur, ey Türkmenler, sessiz bir þekilde ölün! Türkiye´nin Türkmenlere karþý insani, ahlaki ve tarihi sorumluluðu nerde? Türk Hükümeti´nin, Türkmenlerin haklarýný korumak gibi ciddi bir gayret gösterdi mi? Türkmenlerin yaþadýðý dram ve insanlýk faciasýný, sorunlarýný uluslararasý platformlara ve Birleþmiþ Milletler’e (BM) taþýdý mý? Türkmenlerin çýðlýðý ve feryadýný duyan oldu mu? Hayýr. Bugün Irak´ta Türkmenler Sessizce Ölüyor. Gazze, Suriye, Rabia ve Kobani için hüngür hüngür aðlayanlarýn, katledilen, göçe zorlanan ve zulme uðrayan Türkmen´ler için neden gözlerinin yaþý bile akmaz? Türkmenler herhalde insan sayýlmýyor! Ýþte böyle iki yüzlü bir dünyada yaþýyoruz! Türkmenleri bu hallere düþürenler Allah’ýndan bulsun.”
Çoðunluðu gerçekte Türkmenlerin arazileri üzerinde bulunan ve 2003 iþgalinden sonra Kürt Bölgesel Yönetimi’ne türlü ve çeþitli oyunlarla teslim edilen petrol yataklarý ve Türkmen þehri Kerkük, Türkiye’nin Barzani yönetimine verdiði tavizler ve yaptýðý gizli Petrol anlaþmalarý, Türkmenlerin bölgede güçsüzleþtirilmesi politikasýnýn doðrudan nedenini oluþturdu. Ýngiliz Financial Times gazetesi 24 Aðustos 2015 tarihli yazýsýnda, Ýsrail´in son aylarda petrolünün yaklaþýk yüzde 77´sini Irak Kürtlerinden (Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’den) aldýðýný yazdý. Ýsrail´in petrol talebi ise günde yaklaþýk 240 bin varil. Financial Times okurlarýna, Irak’ýn Kuzeyinden (kaçak) Irak petrolünün Ceyhan Limaný´ndan yani Türkiye’den ihraç edildiði hatýrlattý. Yani aracý Türkiye’dir
Bugün Türkmenler, Türkmen þehri Kerkük, Türkmen köy ve kasabalarý petrol kurbanýdýr. Bunun faturasýný Türkmenler canlarý ile ödüyor. Türkmenler ve yurtlarý, petrol uðruna feda edildi. Bugünlerde Türkiye’nin petrol ortaðý Kürt gruplarý, Kürt devletini (Ýkinci Ýsrail´i) kurmak için Türkmen þehri Kerkük’ü Kürt bölgesine baðlamaya çalýþýyor, yine Türkiye’den ses yok! Türkiye’nin Musul ve Kerkük ile ilgili kýrmýzý çizgileri ne oldu? Hani Musul ve Kerkük Türkiye´nin milli meselesi, kýrmýzý çizgisi ve savaþ nedeni idi. Türkiye, “Kýrmýzý Çizgiler” meselesinde samimiyet imtihanýndan geçti. Eðer, Türkiye kendi koyduðu çizgilerin ihlâlinde gereken tavrý göstermediyse, sizce Türkiye bölgede devlet olarak itibar kaybýna uðramadý mý? Suriye rejimini devirme fiyaskosu konusuna girmek istemiyorum, ama bildiðim þey sözünü tutamayan ve Ýtibarýný kaybeden bir ülke kimseye sözünü geçiremez. Türkiye´nin içine düþtüðü ve düþürüldüðü bu vahim durumun müsebbibi ve sorumlularý kimlerdir?
Haliç Kongre Merkezi´nde Kýzýlay Ödül ve iftar töreninde Kürt gruplarý ile gizli petrol anlaþmalarý yapan Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan yeni bir kýrmýzý çizgi belirledi, "Suriye´nin kuzeyinde bir (Kürt) devlet kurulmasýna asla müsaade etmeyeceðiz. Bedeli ne olursa olsun buna engel olacaðýz" diyor. Haklý olarak þu soruyu sormak gerekiyor, Musul ve Kerkük ile ilgili kýrmýzý çizgileriniz ne oldu? Aþýldý! Suriye Kürtleri, Irak´taki gibi Suriye’nin kuzeyinde Türkiye sýnýrý boyunca bir Kürt koridoru oluþturuyor. Bu koridor Irak’taki Musul ve Kerkük gibi petrol bölgelerini Akdeniz´e baðlamak için hedeflenen bir koridordur. Bugün Suriye’nin kuzeyinde olup bitenler aslýnda, Musul ve Kerkük için (Kýrmýzý çizgilerin) AKP iktidarý döneminde alýnmayan tedbirlerin bir sonucudur. Atý alan Üsküdar´ý geçti! Geç kaldýnýz.
Ali Kerküklü 2006’de yazdýðý “Oyun Ýçinde Oyun Kerkük” kitabýnýn arka kapaðýnda açýk ve net bir þekilde bölgenin geleceðiyle ilgili olarak çok önemli sayýlabilecek bir öngörüde bulunmuþtu:
“Bölgede bir yangýn var, bu yangýn komþu ülkeleri ilgilendirmez denilirse, herkes bilsin ki, bu yangýn bölgeye sýçrayacak ve uzandýðý her yeri alev alev tutuþturacaktýr. Eðer zamanýnda gerekli önlemler alýnmazsa Kürt bayraðýnýn Mahabad (Ýran), Kamýþlý (Suriye) ve Diyarbakýr´da (Türkiye) dalgalanmayacaðýný kim garanti edebilir? Dýþ güçler zaten bu yangýný körüklüyorlar. Bölge ülkeleri, olup bitenleri çok iyi takip etmeli ve birbiriyle iþbirliði içine girmelidir. Çünkü bu yangýn her geçen gün tüm Ortadoðu’yu kapsayacak derecede hýzla ilerliyor.” (Yýl 2006).
Bugün Türkiye, Barzani Yönetimi hariç tüm bölge ülkeleri ile kavgalý! Türkiye, bölge ülkeleri ile iþbirliði yapacaðý yerde onlarla kavga ediyor ve sözde Kürdistan’ý kurma çabasýnda olan ve Türkiye’nin topraklarýnda gözü olan Barzani ile gizli petrol anlaþmalarý ve iþbirliði yapýyor. Bölge ülkelerinin toprak bütünlüðü bozulunca, Türkiye’nin topraklarý ise muaf mý tutulacak?
TÜRKMENLERÝN YÜZE YÜZE KALDIÐI OLAYLAR AÇIKÇA KIYIMDIR VE ETNÝK TEMÝZLÝKTÝR
Ali Kerküklü’nün IQ Kültür Sanat Yayýncýlýk’tan çýkan ve büyük yanký yaratacak “Irak´taki Türkmenlerin Sessiz Çýðlýðý” adlý 4. kitabý raflarda yerini aldý. Ali Kerküklü, tarihe not düþecek bir eser yazdý, Irak’ta Türkmenlerin yaþadýðý dram ve insanlýk faciasýný ve bölgede olup bitenleri belgelerle göz önüne seriyor.
Türkmenler, Araplar ve Kürtlerden sonra 3 milyon nüfusu ile Irak´ýn 3 asli unsurlarýndan biridir. Türkmenler, bin yýlý aþkýn bir süredir Irak topraklarýnda yaþamaktadýrlar. Petrol sebebiyle, bu topraklarda yaþayan Türkmenler için bir çile ve felâket ortamý haline getirilmiþtir. Türkmenler, yýllardýr türlü baský, eziyet, iþkence, katliamlar ve korku altýnda yaþadýlar ve ne yazýk ki bugün bile bu çileleri bitmedi.
Bugün Türkmenler, IÞÝD ve Kürt peþmerge arasýnda kültürel soykýrým ve kitlesel soykýrým tercihleri arasýnda býrakýlmýþ, yüz binlerce Irak Türk’ü, ölüm ve zorunlu göç arasýnda kalmýþtýr. Türkmenlerin yeri yurdu bu gruplarýn iþgali ve istilasý altýna girmiþtir. Türkmenlerin yüz yüze kaldýðý olaylar açýkça kýyýmdýr ve etnik temizliktir.
Petrol zengini Türkmen þehri Kerkük bölgesel ve uluslar arasý öneme sahiptir. Resmi rakamlar bu kentin dünya petrol rezervinin yüzde 7,5’ine sahip olduðunu teyit ediyor.
Dýþ güçlerin hedefi bölgede bir Kürt devleti (ikinci bir Ýsrail) kurmaktýr. Petrol zengini Türkmen þehri Kerkük olmadan Kürt devleti kurmak fikri bir anlam ifade etmiyor. Kerkük’ün Kürtleþtirilmesi ise bu adýmlarýn en önemlisidir. Kerkük’ün Kürtleþtirilmesinin kabul edilmesi halinde Kürt gruplarýn “büyük Kürdistan”ýnýn dört yöne (Irak, Türkiye, Ýran ve Suriye) geniþlemesinin önündeki en zorlu engel ortadan kalkmýþ olacaktýr. Irak’ta geliþecek ayrýlýkçý bir Kürt hareketinin, hele bir Kürt devletinin bölge ülkelerinin toprak bütünlüðünü (Türkiye, Ýran ve Suriye’yi) etkilemeyeceðini düþünmek mümkün müdür? Zaten düþünmemek saflýk olur! Türkmen þehri Kerkük Kürt gruplarýna peþkeþ çekildi ( Türkiye’nin Türkmen þehri Kerkük ile ilgili kýrmýzý çizgileri ne oldu?). Türkmenler kendi ata topraklarýndan göçe zorlanýyor. Türkmen þehri Kerkük, Barzani ile yapýlan gizli petrol anlaþmalarý için mi kurban edildi?
Emperyalizmin Büyük Ortadoðu Projesi’nin (BOP) en önemli adýmý, tüm dünya petrol rezervlerinin, bulunduklarý ülke halklarýnýn deðil, emperyalizmin tekeli altýna alýnmasý, daðýlýmýnýn yine ayný güç tarafýndan denetlenmesidir. Okyanus ötesinde hazýrlanan ve ülkelerin sýnýrlarýný deðiþtirmeyi öngören Büyük Ortadoðu Projesi bu coðrafyada adým adým uygulanýyor.
Bu kitapta, Türkmenlerin varlýðý, coðrafyasý, kimliði ve tarihi yok ediliyor, belgelerle Kerkük’ün kimliði ve tarihi gerçekler, Kerkük’te kanlý petrol savaþýnýn kirli oyunlarý, Kerkük–Hayfa Boru Hattýnýn yeniden hayata geçirilmesi projesi, Dýþ güçlerin desteði ile Kerkük’ü Kürtleþtirmek için Kerkük’e yerleþtirilen 700 bin ithal Kürt ve Kerkük’ün demografik yapýsýnýn hýzla nasýl deðiþtirildiðinin belge ve fotoðraflarý, Telafer’e susanlar Kobani’de neden feryat ediyor?, Irak Þam Ýslam Devleti (IÞÝD) niçin kuruldu, kim kurdu, amacý ne? Büyük Ortadoðu Projesi (BOP) hangi ülkeleri kapsýyor? ABD için önemli olan stratejik çýkarlarýdýr, bölgede oyunun adý; petrol ve ülkeleri parçalamak, 50 sene önce Irak´taki senaryonun (kimlik tanýma, anadilde eðitim, özerklik veya federasyon) aynýsý Türkiye´de sahneleniyor, sözde Kürdistan birleþince, Türkiye’nin birliðini devam ettirmek mümkün olur mu?, Sýra Türkiye’de!, Ýsrail, Ortadoðu da bir Kürt devleti kurulmasýný isteyen ve kendisine bu yönde bir strateji belirleyen en önemli güçlerden biridir, gizli tarih: Ýsrail Kürt iliþkileri, Irak’ýn Kuzeyinde görev yapan Mossad baþkanlarý ve Ýsrailli subaylarýn peþmergeleri nasýl eðittiðini fotoðraflarla bulacaksýnýz.
NE ÝÞÝ VAR CIA VE MOSSAD’IN KÜRTLER ARASINDA?
1993´te bombalý suikasta kurban giden Gazeteci-yazar Uður Mumcu’nun ölüm fermaný olarak nitelendirilen, 7 Ocak 1993 tarihinde belgelere dayanarak Mossad ve Barzani isimli bir yazý yazdý. Mumcu, bu yazýsýnda bugün AKP hükümetinin iþ (petrol) ortaðý ve Türk düþmaný olan Barzani’nin, CIA ve Mossad arasýndaki baðlantýlara deðindi ve yazýsýný þöyle bitirdi: “Kürtler sömürgeciliðe karþý baðýmsýzlýk savaþý yapýyorlarsa ne iþi var CIA ve MOSSAD’ýn Kürtler arasýnda? Yoksa CIA ve MOSSAD, antiemperyalist savaþ veriyorlar da dünya bu savaþýn farkýnda deðil mi?”
Sað Baþta Mesut Barzani ve Babasý Molla Mustafa Barzani (Ortada), Ýsrail Gizli Servisi MOSSAD’ýn Subay ve Yetkilileri Ýle Birlikte -Irak’ýn Kuzeyi
Dýþ güçlerin (ABD, Ýsrail ve Avrupa Ülkerleri) desteði olmasaydý Kürt gruplarý bölgede bu duruma gelebilir miydi? Kürt gruplarýnýn kime hizmet ettikleri açýkça ortaya çýkmýyor mu? Bu güçlerin desteði ile Kürtler neredeyse bölgede ikinci Ýsrail’i kuracak duruma getirildiler. Dýþ güçler bölgeyi dizayn etmek için IÞÝD ve Kürt gruplarýný sopa olarak kullanýyor. Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.
IÞÝD BÝR CÝHAT ÖRGÜTÜ DEÐÝL, DIÞ GÜÇLERÝN BEÞÝNCÝ KOLUDUR
Bugün yeryüzünün farklý coðrafyalarýna daðýlmýþ terör örgütleri "ideolojilerinin" propagandasýný daha etkin yapabilmek adýna insanlýk düþmaný eylemlere pervasýzca imza atýyorlar. Terör örgütleri eðitimlerinden temel ihtiyaçlarýna, kullandýklarý silahlarýn temininden diðer lojistik gereksinimlerine kadar, ancak belli bir ölçeðin üzerindeki devletlerin desteðiyle varlýklarýný sürdürebiliyorlar. Kitapta ayrýca, Batýlý gizli servislerin IÞÝD´in palazlanmasý ve bugünkü varlýðý üzerindeki rolünü anlatýyor. Terörizm birkaç kýzgýn adamýn iþi deðil, tersine, "büyük" devletlerin organize suçudur. IÞÝD bir cihat örgütü deðil, emperyalizmin beþinci koludur.
AKP Hükümeti, rejimleri terör örgütlerini kullanarak deðiþtirmeye kalkmasaydý, dünyanýn “kafa kesen teröristler” diye tereddütsüz terör örgütü sýnýfýna yerleþtirdiði IÞÝD’e sýnýrlarýný, “Bunlar sinirli öfkeli çocuklar” diyerek sonuna kadar açmasaydý, Türkiye’nin hastanelerinde tedavi edilmeselerdi, acaba IÞÝD kontrolsüz þekilde güçlenir miydi ve Türkiye’de de bu kadar rahat terör eylemleri yapabilir miydi?
Kan coðrafyasýnda doðup büyüyen Ali Kerküklü... Önemli bilgi ve belgeleri gözlemleriyle harmanlamýþ ve kitabý bir nefeste okunur hale getirmiþ...
Ýlhan Tan